pelin

Metronun merdivenlerinden koşar adım çıkarken insanlara çarpıyordu. Arkasından gelen homurdanmalara aldırmadan çıkıyordu. Son basamağa geldiğinde yine bir kadınla çarpıştı, kadın Tarıka yavaş olsana der gibilerden baktı ama sesini çıkarmadı. Siyah gözleri ve kızıl saçları gözüne çarptı kadının ve koşturmaya devam etti. Otobüsteki koltuğuna oturup saatine baktı. Otobüs hareket saatinden daha geç kalkacaktı anlaşılan, sonra iki gün önce saatiyle oynayıp düzeltmediği aklına geldi, gülümsedi. Tam dışarıya bakacakken az önce çarpıştığı kızıl saçlı afetin otobüsten içeri girdiğini fark etti. O kadını görmüştü ama kadının onu bu açıdan görmesi imkânsız gibiydi. Güzel kadın diye düşündü şekilli ve yuvarlak kalçaları vardı ve Bay Tarık oldu olası böyle kalçalara hasta olurdu. Biraz çıplak hayal etti kalçaları, yavaş yavaş sertleştiğini hissetti. Şimdi hiç zamanı değil diye geçirdi aklından ve başka şeyler düşünmeye koyuldu.Otobüs zamanında kalktı ve Marmarise doğru yola koyuldu. Ne zaman uyuduğunu fark etmedi bile sadece hostesin mola verildiğini söylediği anonsu duydu, gözlerini açtı. Hava kararmıştı. Otobüsten indi, lavaboya oradan da markete geçti. Kasaya sigara almak için yöneldi, önündeki kalabalığa dikkatsizce yaklaşırken önündeki kadınla çarpıştı, kafasını çevirdi, aynı kadındı. Özür dilerim demesine karşın, kadının yeter artık bir günde iki kere de fazla tepkisiyle karşılaştı. Sıra kendisine geldiğinde sigarasını aldı, saatine baktı. Daha molanın bitmesine epeyce vardı. Az ilerisinde duran kızıl saçlı kadını gördü, kendini affettirmeliydi. Yanıma yaklaştı ve bugünkü dikkatsizliğim için özür dilerim dedi. Eğer kabul ederseniz bir şeyler içebilir miyiz? Bir sigaranıza asla hayır demem diye karşılık verdi kadın ve dışarı çıktılar. Kadının adının Bayan Pelin olduğunu ve tatile Marmarise gittiğini öğrendi Tarık o gece tatilde aynı otelde kalacaklarını bilse gözüne uyku girmezdi herhalde.Gözlerini açtığında sabah otelin müzik yayını geliyordu. Saçlarını üstünkörü düzeltti ve kahvaltıya indi. Anlaşılan kahvaltıya son inenlerdendi ki fazla kalabalık yoktu. Kahvaltısını yapıp havuz başına geçti, ama deniz dururken havuz başı pek cazip gelmiyordu. Sahile geçti, boş bir şezlonga havlusunu bıraktı. Deniz suyu tenine iyi gelmişti, sakin denizde biraz açıldı ve geri dönüp şezlonga uzandı. Yanına aldığı dergilerden birini rastgele seçip karıştırmaya başladı. Beni takip etmiyorsun değil mi? sesiyle irkildi. Kafasını kaldırdığında Bayan Pelini gördü, gülümsedi. Ne güzel bir sürprizdi bu. Boş bir şezlongu çekip yan yana güneşlenmeye başladılar. Konuştukça gülüşüyorlar, ne denli kafa dengi olduklarını anlıyorlardı. Öğle yemeğinden sonra ufak birer siesta için odalarına çekilmeden akşamüstü deniz kenarında buluşmak için sözleştiler. Akşamüstü birlikte yüzdüler, eğlendiler. Akşam yemeğine inen Tarık gözleriyle Pelini arıyordu. Birden restaurantın cam kenarı bölümünde gördü. Tek başına oturmuş yemeğini yiyordu. Alelacele bir şeyler aldı ve hemen onun karşısına oturdu. Afiyet olsun dedi, gülümsediler. Yemeklerini yerken Tarık çatalını düşürdü ve almak için eğildi. Masanın altından kafasını kaldırırken gördüğü karşısında büyülendi. Pelin kısa fırfırlı bir etek giymiş, içindeyse kırmızı iç çamaşırı vardı. O anda yanaşıp klitorisini emmemek için kendisini zor tuttu. Ani bir hareketle kafasını masanın altından çıkarırken Peline baktı. Pelin olanların farkındaymışçasına sırıtıyorduYemekten sonra bara geçtiler. Caz müzik eşliğinde şaraplarını içerken fazla konuşmuyorlardı. İkinci kadehten sonra Pelinin teklifi ile kumsalda yürümeye başladılar. Otelin kumsalının sonuna geldiler, Pelin ayakkabılarını çıkarıp ayaklarını suya soktu. Tarık sigarasını yakıp onu izlemeye koyuldu. P denizden koşar adım çıkıp doğruca Tarıka yöneldi ve dudaklarına yumuldu. Tarık şaşkınlıkla Peline karşılık vermeye çalışıyordu. Hemen alıştı, alt dudağını emmeye başladı. Bir eliyle Pelinin kalçalarını okşuyordu. Pelin ise Tarıkın elini tutup çekti sadece öpüşmek istiyorum dedi. Yere oturdular, öpüşmeye devam ettiler, ikisinin de nefesleri sıklaşmıştı. Tarık, Pelinin boynunun ufak ufak öpüyor, bazen de yalıyordu. Ellerini eteğinin içine sokmaya çalıştığında ise her seferinde Pelin onun ellerini çekiyordu. Ne kadar vakit geçtiğinin farkına varmamışlardı. Pelin artık gidelim dedi ve otele döndüler. Az önce sanki ateşli öpüşen onlar değilmiş gibi yan yana ama mesafeli bir şekilde otele girdiler. Pelinin odasının önüne girdiler ve birbirlerine iyi geceler dilediler. Pelin odasına girerken Tarık aniden ona döndü ve dudakları tekrar yapıştı. Pelinin odasına girdiler ve kapıyı hızlıca kapattılar. Pelin, Tarıkın kulağına beni hemen boşaltmanı istiyorum dedi. Tarık, Pelini hızlıca duvara döndürdü. Pelinde Tarıkın ne yapacağını anlamış şekilde kalçasını geriye doğru çıkardı, eteğini elleriyle yukarı sıyırdı. Tarık akşam masanın altında gördüğü sahneyle tekrar karşılaşmıştı, ama bu sefer ipler onun elindeydi. Usulca kırmızı tangayı Pelinin dizlerine kadar indirdi. Pelinde ona yardımcı olup kalçalarını ikiye ayırdı. Tarıkın siki sertleşmiş zonkluyordu adeta. Pelinin delikleri Tarıkın hemen önünde duruyordu. Tarık dilini Pelinin klitorisine sürttü. Zaten Pelinin her yanı amından akan sularla sırılsıklamdı. Pelinin dilinden ohhhh inlemesi döküldü. Tarık dilini daha seri şekilde klitoriste gezdiriyor elleriyle de kalçaları okşuyordu. Sonra dilini Pelinin amından içeri sokup ileri geri yapmaya başladı. Pelinin dizleri titriyordu. Daha hızlı diye bağırmaya başladı. Tarık dilini klitorise getirmiş parmağını ise Pelinin amından içeri sokmuş penis gibi ileri geri yaptırıyordu. Bir anda Pelinin bağırtısını duydu, vajinasından sıvılar geliyor göt deliği açılıp kapanarak amınaa eşlik ediyordu. Diline Pelinin zevk suları gelen Tarık ağzını Pelinin amınaa dayayıp suları emmeye başladı.Pelin kendine geldiğinde Tarık onu yatağa yatırdı ve bir sigara da ona uzattı. Pelin, Tarıkın sikine dokunuyor bir yandan da sigarasından içiyordu. Tarık, Peline baktı ve dur bakalım dedi, daha yeni başlıyoruz.

Bir cevap yazın